Maslak Kasırları
05 Ağustos 2024

Maslak Kasırları

Levent ve Ayazağa semtlerini birbirine bağlayan ana yolun sağında bulunan Maslak Kasırları’ nın yer aldığı çevrede ilk yapılaşmaların, Sultan II. Mahmud (1808-1839) döneminde başladığı, bölgenin sultanlara ait bir av ve dinlenme yeri olarak kullanıldığı bilinmektedir. Maslak Kasırları’nın ne zaman ve kim tarafından yaptırıldıkları tam olarak bilenememekte birlikte, büyük bir bölümü Sultan Abdülaziz (1861-1876) dönemine tarihlenmektedir. Şehzadelik yıllarında Sultan II. Abdülhamid’e (1876-1909) tahsis edilmiş olan Maslak Kasırları, Sultan’ın Osmanlı tahtına çağrılmasına tanık olmuş, bu yönüyle de Osmanlı tarihi açısından özel bir önem taşımaktadır.  Maslak Kasırları Cumhuriyet Döneminde, 1937-1982 yılları arasında askerî prevantoryum (verem mikrobunu kapmış ama henüz hastalığa yakalanmamış zayıf vücutlu kimselerin vereme yakalanmasını önlemek için bakıldıkları sağlık kurumu) olarak kullanılmıştır.

170 dönümlük orman arazisinin ortasında yeşilin tüm tonlarını barındıran bir koruluğun içinde yer alan Maslak Kasırları’ndan günümüze; Kasr-ı Hümâyûn,Mâbeyn-i HümâyûnveLimonluk,Çadır KöşkvePaşa Dairesi gelebilmiştir. Boğaziçi’nin Karadeniz’e açıldığı noktayı çok iyi görebilen bir konumda, çevrelerindeki yeşil örtüyle bütünleşen bu yapılar, 19. yüzyıl sonları ahşap Osmanlı konut mimarlığı ve süslemeciliğinin seçkin örneklerini sergilemektedir.

Günümüzde Kasr-ı Hümâyûn, eldeki belge, anı ve eski fotoğrafların ışığında onarılarak halka açık bir müze-ev olarak hizmet vermektedir. Mâbeyn-i Hümâyûn ve ona bağlantılı Limonluk ile Çadır Köşk ve bahçesi de aynı düşüncelerle onarılmış ve ziyaretçilerin oturup dinlenebilecekleri birer kafeterya bulumaktadır. Limonlukta özellikle kış aylarında çiçek açan kamelyalar ziyaretçilerine görsel bir şölen sunmaktadır. Maslak Kasrı bahçeleri ayrıca ulusal ve uluslararası nitelikteki resepsiyonlara tahsis edilebilmektedir.

Maslak Kasırları

 



Kaynak Türkiye Kültür Portalı İstanbul Tarihi